Samimi bir giriş
Merhaba değerli okuyucu — bugün sizlerle hep sohbet esnasında kulağımıza çalınan ama aslında biraz bilimsel merakla ele alındığında da ilginç detaylar barındıran bir soruyu tartışacağım: Leblebi “gerçekte” nereden gelir, yani Çorum mu yoksa Denizli mi öne çıkmalı? Bu yazıda, tarihsel arka planından üretim verilerine, coğrafi işaret bilgilerinden tüketici algısına kadar geniş bir perspektifle konuyu çözümlerken — herkesin anlayabileceği sade bir dille ilerleyeceğiz.
—
Leblebinin kısa bilimsel ve üretimsel arka planı
Leblebi, nohudun özel kavrulma süreciyle elde edilen bir kuruyemiş türüdür. ([Vikipedi][1]) Bilimsel olarak bakarsak; nohudun ağırlığının önemli bir kısmı proteinden oluşur (“nohut taneleri, ağırlıklarının yüzde 18 ile 31’i oranında protein içerir” şeklinde bir veri mevcut). ([İl Gazetesi][2]) Bu yönüyle nohut ve dolayısıyla leblebi, beslenme açısından kıymetli. Üstelik üretiminde birçok aşama var: hammaddenin seçimi, kavurma öncesi ıslatma süreci, kavurma sıcaklığı, dinlendirme gibi. Örneğin, Denizli’deki verilerde nohutların yaklaşık iki aylık bir süreçten sonra leblebi haline geldiği ifade ediliyor. ([İl Gazetesi][2])
Dolayısıyla “nereden?” sorusunun ötesinde “nasıl?” sorusu da önemli: üretimde kalite, hammaddenin kökeni ve yöntemler büyük rol oynuyor.
—
Çorum’un durumu ve önemi
Çorum, Türkiye’de leblebi denince ilk akla gelen şehirlerden biri. Haber kaynaklarına göre; kentte yaklaşık 300 yıllık bir leblebi üretimi geçmişi var. ([Mynet][3]) Ayrıca Çorum leblebisi için 2002 yılında coğrafi işaret tescili alındığı belirtiliyor. ([Sağlık Aktüel][4]) Bu da “Çorum leblebisi” markasının resmi olarak tanındığı anlamına geliyor.
Çorum’un avantajları arasında şunlar sayılabilir:
Yerel nohudun yetiştirilmesi ve bölgesel hâkimiyet. ([Anadolu Ajansı][5])
Marka algısı: “leblebi denilince Çorum geliyor” şeklinde yaygın bir kanaat. ([Mynet][6])
Çeşitlilik: Çorum’da “40’tan fazla çeşidi” üretildiği ifade ediliyor. ([Mynet][3])
Ancak burada bir nokta da var: Çorum üretim açısından tek başına değil, satış/marka açısından öne çıkan bir merkez gibi görünüyor.
—
Denizli’nin durumu ve önemi
Öte yandan Denizli, özellikle ilçesi Serinhisar ile birlikte üretim hacmi açısından çok güçlü bir konumda bulunuyor. Verilerde şöyle deniyor: “Ülkemiz genelindeki 30 bin tonluk leblebi pazarının yüzde 80’i Denizli’den karşılanmaktadır.” ([denizli.gov.tr][7]) Ayrıca, Denizli’de yaklaşık 160–165 işletmede günlük üretim tonlarıyla (örneğin 110 ton/gün) ifade edilen kapasite söz konusu. ([Habertürk][8])
Denizli’nin avantajları:
Yüksek üretim kapasitesi ve ihracat hacmi. ([İl Gazetesi][2])
“İşin mutfak kısmı” olarak tanımlanması: üretimin yoğunlaştığı bölge. ([Denizli Haber – Denizliekspres][9])
Coğrafi işaret tescili: Denizli (Serinhisar) leblebisi için de tescil süreci mevcut. ([İl Gazetesi][2])
Ancak burada da dikkat edilmesi gereken: Yüksek üretim mutlaka “marka imajı” ya da “ilk akla gelen” anlamına gelmeyebilir.
—
Karşılaştırma: Marka algısı vs. üretim kapasitesi
Bu iki şehir arasında “hangisi?” sorusunun cevabı aslında tek bir ifade ile kırılmıyor; iki farklı başlık öne çıkıyor:
Marka algısı: Çorum uzun yıllardır bu ürünle anılıyor. “Leblebi dendiğinde Çorum” ifadesi birçok kaynakta yer alıyor. ([Sözcü][10]) Bu yönüyle Çorum’un “ilk akla gelme” avantajı var.
Üretim kapasitesi ve yaygınlık: Denizli üretim anlamında çok güçlü. Büyük ölçekli tesisler, ihracat oranları ve yüksek hacim veri olarak ön planda. Bu açıdan “üretim merkezi” niteliğini taşıdığı söylenebilir.
Dolayısıyla, belki soru şöyle dönmeli: “Leblebi için daha güçlü markalaşma hangi şehirde?” ve “Leblebi üretiminin yoğunluğu hangi şehirde?” gibi.
—
Bilimsel veriler ışığında çıkarımlar
Coğrafi işaret tescili: Çorum leblebisi 2002’de; Denizli leblebisi için üretim ilkelerinin 2009’da tescil edildiği belirtiliyor. ([İl Gazetesi][2])
Türkiye’de leblebi üretiminin büyük kısmına Denizli’nin katkı sağladığı; Çorum’un daha çok marka ve gelenek üzerinden öne çıktığı yönünde bilgi mevcut.
Üretim yöntemi ve hammaddenin kökeni önemli: Nohudun kalitesi, kavurma süreci ve dinlendirme gibi aşamalar ürünün farklılaşmasında rol oynuyor. Örneğin Denizli’de üretimin yaklaşık iki ay sürebileceği belirtilmiş. ([İl Gazetesi][2])
Bu veriler ışığında bir çıkarım yapılabilir: Eğer “en çok sayıda üreten şehir hangisi?” derseniz, cevap Denizli’ye yöneliyor. Ama “ilk akla gelen, marka imajı güçlü şehir hangisi?” diye bakarsanız, Çorum’un avantajı var.
—
Sonuç ve tartışma
O hâlde “Leblebi Çorum mu Denizli mi?” sorusuna tek kelimeyle yanıt vermek zor: her biri ayrı avantaj taşıyor.
Eğer marka, gelenek, algı açısından bakıyorsak → Çorum.
Üretim kapasitesi, hacim, endüstriyel anlamda bakıyorsak → Denizli.
Okuyucuya soru bırakıyorum: Siz bir ürün satın alırken “üretim yoğunluğuna” mı yoksa “marka ve geleneksel imaja” mı daha çok önem verirsiniz? Leblebi satın alırken sizin için en önemli kriter ne olur — köken şehir mi, tadı mı, çeşitliliği mi? Yorumlarda buluşalım!
[1]: “Leblebi”
[2]: “Türkiye’de leblebiyi Denizli üretiyor, Çorum satıyor”
[3]: “ŞEHİRLERİN LEZZET REKABETİ – Leblebide Çorum, Denizli ve Kütahya …”
[4]: “ŞEHİRLERİN LEZZET REKABETİ – Leblebide Çorum, Denizli ve Kütahya …”
[5]: “Leblebide Çorum, Denizli ve Kütahya arasında ‘geleneksel’ rekabet sürüyor”
[6]: “Çorum ve Denizli arasında leblebi savaşı – Güncel Haberler”
[7]: “Türkiye’nin Leblebi İhtiyacını da Denizli Karşılıyor”
[8]: “Esnafın ’41 kere maşallah’ dediği leblebiler dünyaya ihraç ediliyor …”
[9]: “Leblebinin başkenti Denizli mi yoksa Çorum mu? – Denizliekspres”
[10]: “Çorum, Denizli ve Kütahya’nın leblebi rekabeti – Sözcü”